Reklam ve kullanıcı
Kullanıcı deneyiminin her yerde olduğunu hepimiz biliyoruz ve söylüyoruz. Peki reklamlarda da bu geçerli mi? Bence çok net geçerli.
Kullanıcı Deneyimi’nde araştırma sürecinde kullanıcılarımızı tanımak ve bilmek için belli çalışmalar yaparız. Bu çalışmalar ürünümüzü kullanacak kişiyi bilmek için çok yararlı çalışmalardır. Bunu reklamlara uygulamakta çok önemli. Sonuçta ortada bir ürün var, ürünü kullanacak/alacak bir kullanıcı var. Ama reklamcılık camiasında bunu düşünüp bunu uygulayan kaç tane firma vardır desek bi eli geçmez. Ben daima kullanıcı araştırmasını öneririm ve ürünü yaparkenki en can alıcı kısım olduğunu söylerim. Şimdi bir örnekle gidelim;
Volkswagen yakın zamanda Arteon diye bir modelini çıkardı. Lüks segmentte bir araç diye biliyorum ben. Ve televizyonda reklamını döndürmeye başladılar. Reklamda şöyle bir detay var; “Arteon hakkında detaylı bilgiye ulaşmak için Shazam’la!”. Bu ne şimdi? Hayır yani gerçekten bu ne? Reklam için bilmem ne kadar bütçe ayırmışsın zaten. Saniyeden kısmak için mi ürünün detayını vermiyorsun? Eğer yapıyorsanda onu yapma. Bir de şöyle bakalım olaya;
VW Arteon üst segment bir araç. 291 bin TL başlangıç fiyatı var. Hem hitap ettiği kitle hem de tasarımı gereği gençlere hitap eden bir araba değil. Bunu alacak kişiler genellikle 40 yaş üzerinde amcalar, dedeler, babalar vb. Peki arabanın hitap ettiği kitlede Shazam kullanan kaç kişi var? Benim kendi gördüğümü söyleyeyim: “Sazam ne ya?” Reklama bunu söyleyen birisine sen reklam yayınlıyorsun. Ne oldu? Kullanıcıyı alamadın ve satışı da kaçırdın. Ama arabanın özelliklerini gösterdiğin bir reklam yapsaydın daha iyi yakalayacaktın Volkswagen ve x reklam firması.
Bu yüzden daima kullanıcılarınızı, hitap ettiğiniz kitleyi bilin ve ürününüzü ona göre yapın.